Tayland’da düzenlenen FIVB Kadınlar Dünya Voleybol Şampiyonası’nda destan yazan A Milli Kadın Voleybol Takımımız, nefesleri kesen bir final mücadelesinin ardından İtalya’ya 3-2 mağlup olarak gümüş madalyanın sahibi oldu. Milyonları ekran başına kilitleyen ve son sayısına kadar inanılmaz bir çekişmeye sahne olan maçın ardından Sultanlar, altın madalyayı kıl payı kaçırsa da, döktükleri her damla ter ve sergiledikleri aslan yürekli mücadeleyle tüm Türkiye’ye tarihi bir gurur yaşattı.
Nefes Kesen Finalde Son Sözü “Altın Set” Söyledi
Voleybolun iki devini karşı karşıya getiren final, tam anlamıyla bir taktik ve güç savaşına dönüştü. Setlerde karşılıklı alınan sayılarla skor 2-2’ye geldiğinde, şampiyonu belirleyecek olan karar setine geçildi. “Altın set” olarak da adlandırılan bu son perdede, tansiyon en üst seviyedeydi. Maç boyunca süren yorgunluğa rağmen ayakta kalan Sultanlar, son ana kadar mücadeleyi bırakmadı. Ancak seti 15-8 kaybeden Millilerimiz, parkeden dünya ikincisi olarak ayrıldı. Sahada gözyaşı ve gurur bir aradaydı.
Tarihimizin İlk Gümüş Madalyasıyla Gelen Ölümsüzlük
Bu sonuç, bir yenilgiden çok daha fazlası; Türk voleybolu için tarihi bir zafer anlamına geliyor. Filenin Sultanları, bu başarıyla Dünya Şampiyonası arenasındaki en büyük derecesine imza atarak, tarihimizin ilk gümüş madalyasını ülkemize kazandırdı. Bu madalya, yıllardır verilen emeklerin, adanmışlığın ve sarsılmaz bir inancın en parlak sembolü olarak hafızalara kazındı.
Parkenin Kraliçeleri: Vargas Zirvede, Kaptan Eda Rüya Takımda!
Turnuva boyunca olduğu gibi finalde de bireysel performanslar göz kamaştırdı. Küba asıllı devimiz Melissa Vargas, ürettiği 33 sayı ile adeta tek kişilik bir ordu gibiydi ve maçın en skorer ismi olarak adını tarihe yazdırdı. Ona, bitmek bilmeyen enerjisi ve kritik anlardaki liderliğiyle Kaptan Eda Erdem Dündar 19 sayı, smaçlarıyla rakiplerin korkulu rüyası olan Ebrar Karakurt ise 12 sayı ile eşlik etti.
Bu muhteşem performanslar, turnuva sonunda da karşılığını buldu. Kaptan Eda Erdem Dündar, file üzerindeki hakimiyetiyle “En İyi Orta Oyuncu” seçilirken, sayı makinemiz Melissa Vargas ise turnuvanın “En İyi Pasör Çaprazı” olarak rüya takıma adını yazdırdı.
Zirveye Uzanan Destansı Yolculuk
Sultanların final yolculuğu da en az final kadar etkileyiciydi. Grup aşamasında İspanya, Bulgaristan ve Kanada’yı deviren Millilerimiz, son 16 turunda Slovenya’yı, çeyrek finalde ise voleybolun en büyük ekollerinden ABD’yi muhteşem bir oyunla geçti. Yarı finalde Japonya’yı da mağlup ederek adını tarihte ilk kez finale yazdıran Ay-yıldızlılar, bu unutulmaz serüvenin sonunda kürsünün ikinci basamağına çıkarak göğsümüzü kabarttı.
Filenin Sultanları, altın madalyayı finalde kaybetmiş olsa da, azimleri, takım ruhları ve ortaya koydukları karakter ile milyonların kalbini kazandı. Bu tarihi ikincilik, gelecekte kazanılacak nice şampiyonluğun en büyük müjdecisi olarak spor tarihimizdeki şanlı yerini aldı.
Teşekkürler Sultanlar, sizinle gurur duyuyoruz!
Konya’nın Ateşi mi, Matador’un Soğukkanlılığı mı? De la Fuente’den Meydan Okuma: “Bu Sese Alışığız”
News
Spor
Spor
Spor
Spor
Spor
Gündem
