a
Okan Korkmaz

Okan Korkmaz

04 Ekim 2025 Cumartesi

DİĞER YAZARLARIMIZ

Protein Çılgınlığı: Market Raflarındaki “Yüksek Proteinli” Ürünler Sağlık mı Sunuyor, Tehlike mi?

Protein Çılgınlığı: Market Raflarındaki “Yüksek Proteinli” Ürünler Sağlık mı Sunuyor, Tehlike mi?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Vücudun Yapı Taşı: Protein Neden Bu Kadar Önemli?

Uzmanlar, proteinin vücudumuz için hayati bir “makro besin” olduğunu belirtiyor. South Wales Üniversitesi’nden beslenme uzmanı Dr. Emma Beckett, “Proteinin vücuttaki rolü tamamen yapı taşlarıyla ilgilidir” diyor. Yediğimiz proteinli gıdalar, sindirim sistemimizde amino asitlere ayrılır ve vücudumuz bu amino asitleri kullanarak kasları onarır, hormonları düzenler, saç ve tırnaklarımızı oluşturan keratini üretir ve kanımızda oksijen taşıyan hemoglobini yapar.

Et, tavuk, balık, yumurta, baklagiller (mercimek, nohut), kuruyemişler ve süt ürünleri en bilinen protein kaynaklarıdır. Ortalama bir yetişkinin günde vücut ağırlığının kilogramı başına yaklaşık 0.75 gram proteine ihtiyacı vardır. Bu da ortalama bir kadın için 45 gram, bir erkek için ise 55 gram demektir.

Protein Konuşulurken Unutulan Kahraman: Lif Neden Hayati?

Protein popülerliğinin zirvesini yaşarken, beslenmemizin bir diğer vazgeçilmez unsuru olan lif, ne yazık ki geri planda kalıyor. Oysa lif, sindirim sistemimizin süpürgesi gibidir.

Sosyal medyada yaptığı açıklamalarla tanınan Cerrah Dr. Karan Rajan, “Lif, bağırsakların astarını temizleyerek düzenli bir sindirim sağlar ve kabızlığı önler” diye uyarıyor. Dahası, yüksek lifli bir diyetin kalp hastalıkları, felç ve tip 2 diyabet riskini azalttığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Uzmanlar, yetişkinlerin günde en az 30 gram lif tüketmesini öneriyor.

Protein Neden Bir Anda Bu Kadar Popüler Oldu?

Bu ani protein ilgisinin arkasında yatan birkaç neden var:

  1. Görünür Sonuçlar: Men’s Health dergisinden Paul Kita’nın belirttiği gibi, “Protein, erkeklerin arzuladığı kaslı görünüme ulaşmasına yardımcı olur. Bu estetik bir hedeftir. Ancak kimse plajda bir başkasının kalp sağlığıyla ilgilenmez.” Kısacası, proteinin etkileri aynada görülebilirken, lifin faydaları daha çok içseldir.

  2. Kadınlar ve Menopoz: Yaşla birlikte gelen kas kaybı (sarkopeni) ve menopoz sonrası artan kemik erimesi (osteoporoz) riski, kadınların protein alımını artırmasını önemli kılıyor.

  3. Devasa Bir Ekonomi: Küresel protein tozu pazarı milyarlarca dolarlık bir sektör haline geldi. Geleneksel olarak “abur cubur” sayılan ürünlere bir kaşık protein tozu ekleyerek, bu ürünlerin “sağlıklı” olarak algılanması sağlanıyor ve bu da büyük bir kâr kapısı yaratıyor.

Madalyonun Diğer Yüzü: Aşırı Proteinin Gizli Riskleri

Her şeyin fazlası gibi, proteinin fazlası da zarar. İşte dikkat edilmesi gerekenler:

  • Böbrek Yükü: Vücut, fazla proteini işlemek için böbrekleri daha fazla çalıştırır. Bu durum, özellikle böbrek rahatsızlığı olan kişiler için ciddi riskler taşıyabilir ve böbrek taşı oluşumuna zemin hazırlayabilir.

  • Gizli Şeker: “Yüksek proteinli” olarak pazarlanan işlenmiş gıdaların birçoğu, proteinin acı tadını bastırmak için ilave şeker veya tatlandırıcı içerir. Sağlıklı bir seçim yaptığınızı düşünürken aslında bolca şeker tüketiyor olabilirsiniz.

  • Besin Dengesizliği: Sadece proteine odaklanmak, vücudun ihtiyaç duyduğu lif, vitamin ve minerallerin eksik kalmasına yol açabilir. Dr. Beckett, “Bizler tek bir yakıtla çalışan motorlar değiliz. Sağlığımız için çok çeşitli besinlere ihtiyacımız var” diyerek dengenin önemini vurguluyor.

Denge Her Şeydir: Peki Ne Yapmalı?

Protein takıntısına kapılmadan, sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeni oluşturmak mümkün. İşte Kayserili okuyucularımız için pratik öneriler:

  • Doğal Kaynaklara Yönelin: Protein ihtiyacınızı işlenmiş ürünler yerine yumurta, yoğurt, mercimek, nohut, fasulye, et ve balık gibi doğal gıdalardan karşılayın.

  • Lif Tüketimini Artırın: Her öğününüze mutlaka sebze, salata veya tam tahıllı ürünler (bulgur, esmer pirinç) ekleyin.

  • Etiket Okuyun: Satın aldığınız “yüksek proteinli” ürünlerin etiketlerini dikkatlice okuyun. İçerdiği şeker ve yağ oranlarına mutlaka göz atın.

  • Dengeyi Hedefleyin: Tabağınızın bir kısmını protein, bir kısmını sağlıklı karbonhidratlar (lifli gıdalar) ve kalanını da sebzelerle doldurarak en ideal dengeyi kurabilirsiniz.

Unutmayın, sağlık tek bir besin grubuna saplanıp kalmakla değil, tüm besinleri dengeli ve ölçülü bir şekilde tüketmekle mümkündür.