Pastırmanın Tadı Kaçtı, Çekirdeğin Lüks Olduğu Günler Kayseri Çarşısı’nda Enflasyon

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Kayseri denilince akla ilk gelen lezzetlerden olan pastırmanın satıldığı dükkanlarda eski hareketlilikten eser yok. Cumhuriyet Meydanı’na yakın dükkanlardan birinde 40 yıldır pastırma kesen Ahmet Usta, “Dedemden babama, babamdan bana kalan bir meslek bu. Ama inanın, tezgahın başında hiç bu kadar zorlanmamıştım,” diyerek söze başlıyor. Elindeki satırı tezgaha yavaşça bırakarak devam ediyor:

“Et fiyatları her hafta değişiyor. Bırakın kâr etmeyi, maliyetine satış yapsak bile vatandaşa fiyatı yüksek geliyor. Eskiden gurbetçilerimiz kilolarca alırdı, yerli halkımız sofrasından eksik etmezdi. Şimdi ‘100 gram kesiver’ diyenler çoğaldı. Pastırmanın tadı, hem alandan hem satandan kaçtı.”

“Çekirdek Değil, Sanki Altın Satıyoruz”

Tablo sadece şarküterilerde değil, kuruyemişçilerde de benzer. Talas’ta bir dükkan işleten Elif Hanım, en çok sattığı ürün olan ay çekirdeğinin bile artık lüks haline geldiğini belirtiyor. “Geçen sene 80 liraya sattığımız çekirdeğin kilosu bugün 180 lirayı aştı. Müşteri fiyatı duyunca şaşırıyor, biz açıklamaktan yorulduk. Sanki çekirdek değil, altın satıyoruz. İnsanlar artık gramla alıyor ya da hiç alamıyor. Akşam ailece televizyon karşısında çitledikleri keyif bile onlara çok görüldü.”

Pazar Arabaları Yarı Yarıya Boş

Haftalık alışverişin kalbi olan semt pazarlarında ise vatandaşın derdi ortak: dolmayan fileler ve pazar arabaları. Argıncık’taki semt pazarında alışveriş yapan emekli öğretmen Meryem Yılmaz, durumu tek bir cümleyle özetliyor: “Eskiden 200 liraya doldurduğum arabanın yarısını şimdi 500 liraya dolduramıyorum. Sadece en temel sebzeleri, meyveleri alabiliyoruz. Domatesin, biberin taneyle satıldığı günleri de gördük ya, daha ne diyelim? Emekli maaşıyla ay sonunu getirmek bir mucizeye dönüştü.”

Mobilya Esnafı da Dertli: “Maliyetler Üretimi Durdurma Noktasına Getirdi”

Enflasyonun yakıcı etkisi sadece gıda sektörünü değil, Kayseri ekonomisinin can damarı olan mobilya sektörünü de vurmuş durumda. Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) küçük bir atölyesi olan mobilya ustası İsmail Karahan, artan sunta, kumaş ve işçilik maliyetleri yüzünden sipariş almakta zorlandığını ifade ediyor:

“Sürekli zam gelen ham madde yüzünden müşteriye sabit bir fiyat veremiyoruz. Bugün anlaştığımız işin maliyeti, bir ay sonra ikiye katlanabiliyor. Bu belirsizlik hem bizi hem de evini yenilemek isteyen vatandaşı mağdur ediyor. Üretimi durdurma noktasına gelen arkadaşlarımız var. Kayseri gibi bir üretim şehrinde çarkların bu kadar yavaşlaması hepimiz için büyük tehlike.”

Vatandaş temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanırken, esnaf ise artan maliyetler ve düşen alım gücü arasında sıkışmış durumda. Kayseri’nin çarşılarında ve sanayisinde hissedilen bu ekonomik sarsıntının ne zaman dineceği ise herkes için en büyük merak konusu.