Konya’nın Ateşi mi, Matador’un Soğukkanlılığı mı? De la Fuente’den Meydan Okuma: “Bu Sese Alışığız”

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2026 Dünya Kupası’na giden yolda kritik bir viraj… Ay-Yıldızlılar, Anadolu’nun kalbi Konya’da, futbolun devi İspanya’yı ağırlamaya hazırlanırken, tansiyon kelimenin tam anlamıyla zirvede. Gürcistan deplasmanında alınan zorlu galibiyetin kahramanlarından Arda Güler’in “Onları zorlu bir atmosfer bekliyor” sözleri, adeta dev maçın fitilini ateşlemişti. Cevap ise gecikmedi. İspanya’nın tecrübeli teknik direktörü Luis de la Fuente, MEDAŞ Konya Büyükşehir Stadı’nın çimlerine ayak basar basmaz, bu ateşli mesaja soğukkanlı bir meydan okumayla karşılık verdi.

“Biz O Gürültüyü Avrupa Şampiyonası’nda Dinledik”

De la Fuente, Türk futbolseverlerin tutkusunu bildiklerini ve buna sonsuz saygı duyduklarını belirterek söze başladı. Ancak Arda’nın ima ettiği baskı kozunu, tecrübe kartıyla anında geri püskürttü: “Geçen yıl EURO 2024’te yaşadığımız tecrübeler var. Orada baskı ve yoğunluk seviyesi en üst düzeyde olan maçlara çıktık. Bu seviyedeki atmosferlere, o büyük sahnelere hazırız ve alışığız. Eminim harika bir atmosfer olacak ama bu, bizim oyunumuzu etkileyecek bir faktör değil.” Bu sözler, İspanyol kampının Konya’ya sadece yetenekleriyle değil, aynı zamanda mental bir zırhla geldiğinin en net kanıtıydı.

“Dünyanın En İyileri Benim Oyuncularım”

İspanyol teknik adamın özgüveni sadece atmosferle sınırlı değildi. Kadrosuna duyduğu sarsılmaz inancı, “Kişisel fikrim, benim oyuncu grubum dünyanın en iyi oyuncuları. Tüm ülkelere saygım sonsuz ama bu grubun dünyanın en iyisi olduğunu düşünüyorum,” diyerek perçinledi. Bu iddialı çıkış, takım üzerindeki olası bir baskıyı kendi üzerine çekme ve oyuncularına “Size güvenim tam” mesajı verme amacı taşıyan usta bir manevraydı.

Sır Perdesi ve Altın Çocuklar Düellosu

Ancak bu özgüvenin arkasında, De la Fuente’nin zihnini meşgul eden bir sır perdesi var: ilk 11. Rodri ve Carvajal gibi kilit isimlerin durumlarının maç saatine kadar değerlendirileceğini belirten tecrübeli hoca, kadro derinliğine güvendiğini de ekledi. Özellikle forvet hattında Morata, Oyarzabal ve Fernan gibi seçeneklerin varlığı, onu en doğru çözümü bulma konusunda rahatlatıyor.

Basın toplantısının en merak edilen anlarından biri ise, hiç şüphesiz iki “altın çocuk” kıyaslamasıydı. Bir yanda Real Madrid formasıyla bizleri gururlandıran Arda Güler, diğer yanda Barcelona’nın genç yıldızı Lamine Yamal… De la Fuente, bu konuda diplomatik ama bir o kadar da takdir dolu bir yanıt verdi: “Lamine de Arda da harika oyuncular. Potansiyelleri inanılmaz yüksek. Lamine’e sahip olduğumuz için çok şanslıyız. İkisi de çok değerli.”

Bulgaristan’ı deplasmanda 3-0 gibi net bir skorla geçerek Konya’ya gelen İspanya, hem formda hem de iddialı. Ancak karşılarında, taraftarının eşsiz desteğini arkasına alacak, kazanma arzusuyla yanıp tutuşan bir Türkiye olacak. Yarın akşam düdük çaldığında, sahadaki mücadele sadece bir 3 puan savaşı değil, aynı zamanda tutkunun tecrübeyle, ateşin soğukkanlılıkla imtihanı olacak. Kazanan kim olursa olsun, Konya unutulmaz bir futbol gecesine tanıklık edecek.